KUR'AN'DAKİ KADER ANLAYIŞI NEDİR?
- ibrahim Çelik
- 6 gün önce
- 1 dakikada okunur

Kur'an'da kader, tabiat kanunları ve ölçü anlamında kullanılır. Temel anlayış şöyle verilmiştir: "Şu bir gerçek ki biz her şeyi bir kader/ölçü ile yarattık." (Kamer, 49)
Kader sözcüğünün ve bu sözcükten türemiş fiilerin kullanıldığı ayetlerde daha çok tabiat kanunlarına, varlığın değişmezlerine yollama yapılır. (Örnek olarak bk. Hicr,21; Müminun 18; Şura 27; Zuhruf 11)
Kaderle aynı kökten gelen ve Kur'an'da epeyce kullanılan "takdir" matarı "ölçülendirmek, ölçüye bağlamak" demektir. Aynı kökten türeyen "yukaddiru" fiili "ölçülendirir", "kaddere" fiili de, "ölçülendirdi" demektir. (Örnek olarak bk. Fussilet 10, Yunus 5, Müzemmil 20)
Kader, kökünden türeyen ve Allah'ın isim-sıfatlarından biri olan "Kadir" de ölçülendirme gücünü elinde tutan demektir.
Kur'an, kaderin işleyiş tarzını, yol ve yöntemini ifade ederken "sünnetullah" deyimini kullanmaktadır. Sünnetullah yani kader; değişmez, şaşmaz, bozulmaz kurallara bağlı bir düzenden oluşur: "Sen, Allah'ın yol ve yönteminde bir döneklikte de asla bulamazsın!" (Fatır 43) ayetlerinde kullanılan tamlama "sünnetullah" tamlamasıdır.
Değişmezliğinden, yazılmışlığından bahseden kader işte budur. Bunun bizim fiillerimizle ilgisi, bizim tabiat kanunlarıyla ilgimiz cümlesindendir. Bizim fiilerimizin önceden belirlenip şartlandırıldığı ve ne yaparsak yapalım aynı sonucun önümüze geleceği anlamında bir kader anlayışı, Kur'an'da yoktur. Bu kader anlayışı, kitleleri uyutup sömürmek isteyen saltanat zihniyetlerinin (en başta Arap-Emevi saltanatçılığın) bir iman şartı olarak kitlelere dayattıkları Kur'an dışı bir anlayıştır.
İbrahim ÇELİK
Comentarios