top of page
  • Bir kadın olarak başımı örtmeden namaz kılabilir miyim?
    Abdest uzuvları örtünmeye tâbi değildir. Böyle olunca, namaz kılarken onların örtülmesi şart olmaz. Yani başınızı örtmeden de namaz kılabilirsiniz.
  • Bir insan içki içerse kıldığı namaz kabul olur mu?
    Alkol ve uyuşturucular haramdır. Ancak, içki içen kişi, namaz sırasında sarhoş değilse, namazı geçerlidir.
  • Kur'an'a göre seferi namaz kılmanın hükmü nedir?
    Fıkıh dilinde sefer yolculuk demektir. Yolculuk halinde namazların 2 rekât kılınması Hz. Peygamber'in tartışmasız uygulamasıdır. Mesafe ve gün kayıtları sonradan eklenmiştir. O halde, yolculuğa çıkan kişi, namazlarını sadece iki rekât olarak kılar. Akşam namazı her halde üç rekât olarak kılınır.
  • Namazda kıyam sırasında eller neden kadınlarda göğüs üstüne, erkeklerde göbek üstüne bağlanır?
    Bu bağlama şekli dinin bir emri değildir; geleneğin bir uygulamasıdır. Diğer uygulamalarda olduğu gibi burada da kadınlara bir kısıntı getirilmiştir. İşin esası şudur: Kıyamda her mümin ellerini istediği yerde birleştirir, kadın-erkek ayrımı yoktur. Hatta kıyamda elleri bağlamak diye bir farz yoktur. Geleneğin "hak mezhep" diye andığı 4 mezhep içinde kıyamda elleri bağlamayı yasaklayıp aşağı salıvermeyi esas alanı bile vardır.
  • Namazın kıyamında Fâtiha'yı okumaya geçmeden önce Kur'an'dan bir parça olmayan "Süphâneke" duasını okumanın anlamı ve amacı nedir? Neden böyle bir dua Kur'an'ın önüne alınmaktadır?
    Kıyamda (iftitah tekbirinin hemen ardından ayakta iken) Sübhâneke duasını okumak bir gelenektir. İşin esasına inersek Fâtiha'nın yani Kur'an ayetlerinin önüne herhangi bir insan kelamını almak, namazın ve tevhit ilkelerinin ruhuna aykırıdır. Nitekim, bunun böyle olduğu dört mezhep içinde de fark edilmiş ve örneğin Mâlikiler, Fâtiha'dan önce Süphâneke okumayı mekruh (çirkin) saymışlardır. Ben, şahsen iftitah tekbirinden sonra doğrudan Fâtiha Suresi'ni okuyor, Süphâneke'yi tamamen devre dışı tutuyorum. Allah'ın öğrettiği dualar varken, insanların düzenlediği duaları neden okuyayım?
  • Vitr namazında üçüncü rekâtta, rükûâ gitmeden önce niye tekbir alınır?
    Kısa cevabı şudur: Peygamberimiz Vitir'i o şekilde kıldığı için anılan tekbiri almak sünnettir. Allah dışındaki her şeyi arkaya attığımızın sembolik bir ifadesi olabilir. O tekbir alınmadan kılmak da mümkündür. Esasen, Vitir, farz bir namaz olmadığı için normal namaz formu içinde istediğiniz rekât sayısında kılınabilir. Vitir zaten tek demektir.
  • Namaz kılınırken kısık sesli müzik dinlenebilir mi?
    Müzik dinlenerek namaz kılınmaz.
  • Sadece farzları kılmak Hz. Peygamber'e saygısızlık olur mu?
    Önce şunu bilmeliyiz: Namaz yalnız ve yalnız Allah için kılınır. "Peygamber için namaz" tâbiri bile küfürdür. O halde, "Sünnetleri kılmayınca Hz. Peygamber darılır." demek İslam dışı bir ifadedir. Hz.Muhammed, kendisi için namaz kılınmasını (hâşa) sağlamak için değil, namazın yalnız ve yalnız Allah için kılınmasını sağlamak için didindi. Hz. Peygamber'e saygısızlık, namazı onun kıldığı gibi kılmamaktır. Çünkü, sünnet, bir şeyi Peygamberimizin yaptığı gibi yapmak demektir. Sünnet "yöntem" anlamındadır. Peygamberimizin camiye sokmadığı teravih, tespih namazı vs. gib bid'atları camiye doldurup onun iki rekât kıldığı Cuma namazını 16 rekâta çıkarıp, sonra da sünnet namazlardan söz etmek din adına bühtan işlemektir. Bu bühtan asırlardır işlendiği içindir ki Allah da Peygamberimiz de bizden yüz çevirmiş bulunuyor. Allah'a ve O'nun peygamberlerine hizmet ve saygının Allah'ın dinine yalan söyleterek sağlanacağını sananlar dünya ve âhirette hüsran içinde kalacaklardır.
  • İslâm söz değil, özdür, inanca göre yaşamaktır.
    Daha önce inançsız iken 3 aydan beri inanıp namaz kılmaya başladığını yazan ve inançsızlık dönemindeki namazlarından sorumlu olup olmadığını soran bir kadına verdiğim cevabı içine sindiremeyen ... bir zat: “Bu sorunun muhatabı olan kişi, ‘3 ay öncesine kadar inançsızdım ama artık İslâm’ın gereklerini yerine getiriyorum’ diyor. Anlamadığım nokta bu kişi 3 ay önce mi Müslüman olmuş, yoksa Müslüman idi ama inançsızdı. Eğer Müslüman ise 3 ay öncesine kadar inançsız olması bahane midir? Lütfen buna açıklık getirir misiniz? Anlayamadığım bir başka konu ise ''Daha önceki hatâlarınız İslâm ile silinmiştir'' Bu ne demek hocam ben 38 yaşındayım ve 1 senedir namaz kılıp ibadet etmeye başladım. Allah’a şükürler olsun doğru yolu buldum. Benim 1 senedir ibadet etmem geçmişteki namazlarımı kılmamam anlamına mı geliyor? Hatalar İslâm ile nasıl silinir?” Sayın Hocam Kitaplarınızı ilgi ile okuyup engin bilgilerinizden faydalanan biri olarak bana yukarıdaki soruya vermiş olduğunuz bu cevabın açıklamasını yapabilir misiniz? Saygı ve Sevgilerimle. .. Cevap: Sizin anlayışınıza göre Müslüman doğan herkes Müslüman’dır. Buna kültür Müslümanlığı denilir. Ama Kur'-ân'ın anlattığına göre Müslüman insan, Allah'ın buyruklarını teslimiyetle uygulayan insandır. Müslüman namaz kılar, oruç tutar, dürüst olur, yalan söylemez. Tüm güzel ahlakı kendisinde taşır. Namaz kılmıyor, yalan söylüyor, zinadan geri kalmıyor ise ismen Müslüman ise de ahlâkı ve davranışı İslâm’a aykırı olan bu kişinin müşrikle ne farkı var? Çünkü ikisi de aynı şeyleri yapıyor. İkisi de görünürde insan. Bu iş nüfus kâğıdı işi değil, inandığını yaşama işidir. İşte Müslüman, inancına göre yaşayan insandır. Kasten oruç tut-mayan insan ne yapar? Git müftüye sor, bile bile oruç tutmayan insan ne yapar? Keffaret mi tutar? Hayır, kasten oruç tutmamanın günahı keffaretle gitmez. Tevbe gerekir. Keffaret kime gerekli görülür? Başladığı orucu özürsüz olarak bozan kimseye. Yani başlanan orucun özürsüz olarak bozulmasına keffaretin gerekli olduğunu söylerler. Bile bile oruç tutmayanın keffareti yoktur. Onun kazası da yoktur. Namazla orucun ne farkı var? Bile bile oruç tutmayanın keffareti yok, kazası yok da bile bile namaz kılmayanın kazası neden olsun? İşin doğrusu, kasten kılınmayan namazların ve oruçların kazası yoktur. Onların affı içten tevbeye bağlıdır. Müslüman insan, herhangi bir özür dolayısıyla kılamadığı namazları, sıra-sıyla kılar, sonra vakit namazını kılar. Peygamber döneminin uygulaması böyledir. Fıkıh kitaplarındaki kaza namazları izah-ları, Peygamber döneminin uygulamasına dayanmaz, kâmilen fıkıhçıların yorumudur. İsterseniz Şevkânî'nin Neylü'l-Evtâr'-ına bakınız. Siz 1 yıl öncesine kadar inançsız olduğunuzu söylüyor-sunuz, hem de Müslüman olduğunuzu iddia ediyorsunuz? Hem inançsız, hem Müslüman. İnançsız Müslüman olur muymuş, bunu yeni öğrendim. Demek ne çok bilmediklerim varmış. Hatâlar İslâm ile nasıl silinir, diye soruyorsunuz. 40 ya-şında, 50 yaşında gelip Müslüman olan müşrikler vardı, bunların kimi kız çocuklarını dahi öldürmüşlerdi. Peygamberimiz bunlara: "İslâm, daha öncesini siler" diye umut verdi. Müşrik Müslüman olunca hatâları siliniyor da, tevbe edip hak yola gelen kültür Müslümanın tevbe ile günahı niçin silinmiyor? Günahı silen Allah'tır, kul O'na dönünce Allah onun hatâlarını bağışlar. “Allah, yönelim göstereni kendisine iletir.”
  • Allah'tan ölümü istemek günah mıdır?
    Ölümü istemek en büyük günahlardan biridir. Bir tür intihar girişimidir.
  • Kabir ziyaretinden ölülerimiz haberdar olur mu?
    Kabirler sadece ölümü hatırlamak için ziyaret edilebilir. Kabir ziyaretinde başka hiçbir gerekçe ve anlam aranmamalıdır. Kabir ziyaretinin ölüler açısından hiçbir yararı yoktur.
  • Ådetli iken Kur'an okunabilir mi?
    Adet hali, bir hastalık halidir. Kur'an okumaya da ibadet etmeye de engel değildir. Bakara 222.ayet âdet halini bir "eza" yani sıkıntı-hastalık hali olarak göstermektedir. Burada geçen "eza" sözcüğüne "pislik" anlamı verip âdet halini cünüplük haliyle eşitlemek, Kur'an'a ekleme yapmak, lügat ilmine yalan söyletmek olur. Adet hali hastalık hali olduğuna göre, kişiye, ibadetlerinde ruhsat verir, yasak getirmez. Yani kişi, bu halde iken isterse ibadetlerini kazaya bırakabilir; isterse yerine getirir. Adet halinde vücut bulan tek yasak, cinsel ilişkidir. İbrahim ÇELİK
  • Zinanın affı var mıdır?
    Şirk (Allah'a ortak koşmak) dışındaki bütün günahlar tövbe ile affedilebilir. Ancak günahın tamamı veya bir kısmı insan haklarını (kul hakkı) ihlal etmemişse, o ihlal kadarı için, hakkı çiğnenen veya yenen insandan helallik almak gerekir. İbrahim ÇELİK
  • Kur'an'da yağmur duası var mıdır?
    Kur'an'da böyle bir duadan söz edilmez. Ancak çevreyi ve yeşilliği tahrip etmenin haram olduğu açıktır. Esas yağmur duası, bu yasağı çiğnememektir. Hayatları ve icraatları bu yasağı çiğnemekten ibaret olanların yağmur için Allah'a dua etmeleri hayasızlığın en çirkin örneklerinden biridir. Allah yeryüzünü yaratırken tabiata koyduğu kanun ve kurallarla nereye ne kadar yağmur düşeceğini hesaplamıştır. Yeryüzünde su hiçbir zaman eksilmez. Sadece insanları tabiata yaptıkları tahribatla yağacak yağmurun yönünün değişmesine neden olabilirler. İbrahim. ÇELİK
  • Ezan okunurken iş yapmak günah mıdır?
    Ezan okunurken iş yapmayı yasaklayan hiçbir İslami buyruk yoktur. Ezan bir ibadet değil, bir çağrıdır. Namaz vaktinin girdiğini bildirir. İbrahim ÇELİK
  • Kişi cünüp iken yemek yiyebilir, su içebilir mi?
    Cünüplük; namaz kılmak, Kâbe'yi tavaf etmek dışında hiçbir şeye engel değildir. Bazı din bilginleri cünüplüğün Kur'an'ı elle tutarak okumaya engel olduğunu söylemektedirler. Esasında, bir Müslüman cünüp ise, yapacağı ilk iş gidip yıkanmaktır. Su bulamıyor veya bir mazereti yüzünden suyu kullanamıyorsa teyemmüm etme imkanı doğacağından sorun bu yolla çözülmüş olacaktır. Su ve suyu kullanma imkanı varsa kişi hemen yıkanacaktır. Bunun içindir ki, "Cünüp insan Kur'an okuyabilir mi?" şeklinde bir sorunun pratik hiçbir anlamı yoktur. İbrahim ÇELİK

Bize ulaşın
Bilgi paylaşımı için burdayız...

bottom of page