Allah istese Filistinli çocukları kurtaramaz mı?

(Ankebut 85-22)

وَمَٓا اَنْتُمْ بِمُعْجِز۪ينَ فِي الْاَرْضِ وَلَا فِي السَّمَٓاءِۘ وَمَا لَكُمْ مِنْ دُونِ اللّٰهِ مِنْ وَلِيٍّ وَلَا نَص۪يرٍ۟

Vemâ entum bimu’cizîne fî-l-ardi velâ fî-ssemâ-/(i)^(s) vemâ lekum min dûni(A)llâhi min veliyyin velâ nasîr(in)

Ve siz, yerde ve gökte aciz bırakacak değilsiniz. Sizin Allah’ın berisinde veliniz ve yardımcınız yoktur.

Ve siz, yerde ve gökte aciz bırakacak değilsiniz. Neyi aciz bırakacak değiller? Allah lafzı yok. Allah’ın yasalarını. Yani hiçbir insan Allah’ın yasalarından ari değil, fizik ötesi değil, ölümsüz değil. Sizin Allah’ın berisinde veliniz ve yardımcınız yoktur.

Bu ayet Allah’ın koyduğu yasaların evrenselliğini ve bağlayıcılığını ortaya koymaktadır. Yer ve gökteki hiçbir varlık bu ilahi yasaların üstüne çıkamaz.

Ama aracıların özelliği nedir? Bu yasaların üstüne çıktığını iddia eden putçuların inancıdır. Yani olmayanı olduranlardır onlar. Şirk inancı ancak böyle oluşur. Dolayısıyle uydurma ilahlar ve aracılar inancı, Allah’ın kudretini suistimal ederek insanları yanıltmaktır.

Bu cümleleri bugün de duymaktayız. “Allah istese bu put sana yardım edemez mi?” Allah’ın gücü yetmiyor mu putu canlandırmaya, sana yardım etmeye? Böyle bir cümle ile karşılaştınız.

Ne diyeceksiniz buna?

Allah bunu istemedi diyeceksiniz. Allah taşa böyle bir yardım etme fonksiyonu yüklemedi. Allah’ın sünnetullahına, yasalarına aykırı diyeceksiniz. Allah bunu istememiş ki. İstese diye beni yanıltmaya çalışıyorsun.

Allah isterse ölmüş veliler eliyle size yardım edemez mi? Allah berzah diye bir şey istemiş. Ölenler artık geri gelemiyor ki bana yardım etsin. Allah’ın istediği belli. Berzah var, engel var.

Allah bunu istememiş ki. Allah’ın istemediği bir şeyi sanki istemiş gibi Allah’ın kudret maskesinin arkasına saklanarak neden bu insanları yanıltıyorsunuz.

Gibi hak suretinde sunulan batıl önermelere maalesef cahil dindarlar binlerce yıldır aldatmaktadır. İşte aracıların çıkması, ruhbanların gelişmesinin tek sebebi de budur. Allah’ın kudretini suistimal etmek. Allah’ın sünnetini bilmeyen bir adamı bu şekilde çok rahat kandırırsınız. O yüzden ilim, fen geliştikçe insanlar inançlardan uzaklaştı diyorlar ama insanlar uydurma inançlardan, efsanelerden, mitolojilerden uzaklaştı. O yüzden aynı hakikatleri bu zamanın diline uygun bir şekilde aktarmamız lazım, yaşamamız lazım.

Allah istese Filistinli çocukları kurtaramaz mı? Böyle bir soru geliyor karşımıza. Uydurma inanç sizi buraya sürüklüyor, kötülük problemi oluşuyor. Sonra deizm ve ateizm oluşuyor.

Allah’ın istediği bellidir. Başta yazmış yasalarını. Kitab-ı Metnun'da her şey kayıtlı. Her şey bir kitapta. Yasalar belli. Kimse bu yasalar üzerinde değil.

Onlara verilecek cevap: Allah’ın berisinde, astında konumlandırdıkları uydurmalar, bunların bile bu yasalara tabi olduğu gerçeğidir. Kimse bu yasaları aciz bırakıp kendini ayrıcalıklı bir konumda sanmamalıdır. Bu yasalara peygamberlerde dahildir. Hangisi hasta olmadı, hangisi savaşta yaralanmadı, hangisi vefat etmedi. Peygamberler bile bu yasaların üstünde değil ki.

Sen diyeceksin ki toprağın altındakinin tasarruf hakkı var. Toprağın altındakinin bize faydası nedir? İbret. Allah Resul’ü mezarları neden ziyaret edin diyor? İbret alın. Sizde o hale düşeceksiniz. Yoksa onların size bir faydası yok. Onların hali size fayda verirse, eğer ibret nazarı ile bakarsanız.

Bu ziyaretlerden dolayı hasıl olan sevabı bağışladım diyorlar. Sen onda sevap hasıl olduğunu nereden bildin? Bir de bağışladığın, verdiğindir. Benim buna ihtiyacım yok demiş oluyorsun. Çok sıkıntılı bir şey. Benim buna ihtiyacım yok, ben bağışladım verdim. Niye? Sen cennetlik misin? Verdiğin senin değil. Senin malın mı ki veriyorsun? Herkese tam yaptığının karşılığı var. Ayet net. Sen okursan sana, o okursa ona. Bu kadar. Adalet budur.